Son günler
yine can sıkıcı haberlerle dolu ama bu sabah ben hiçbirinden bahsetmek
istemiyorum. Gelin hep beraber Tatilya günlerimize geri dönelim. Daha önce size
Tatlya’nın açılış gününü anlatan bir yazı yazmıştım (Yazz). Bugün de Tatilya’da
beraber çalıştığımız muhteşem ekipten söz etmek istiyorum.
Tatilya’yı
unutmak ve unutturmak istemeyen genç arkadaşlar 3-4 gün kadar önce Facebook
ortamında, “Tatilya’yı Hatırlat” adı altında bir grup kurdular ve yolu
Tatilya’dan geçmiş olan herkesi gruplarına bekliyorlar. Sizde oradaki
anılarınızı yeniden yaşamak ve yaşatmak istiyorsanız bu güzel gruba bir
bakmanızda yarar var.Bu arkadaşlar, grubun ne amaca yönelik olduğunu anlatan açıklamaya;
“Bazen her şeyin para olmadığını hatırlamak için, Tatilya’yı hatırlarım; çünkü orada sahte hiçbir şey yoktu. Dostluklar hüzünler, sevinçler hepsi gerçekti. Şimdi sıra sizde, TATİLYA YI HATIRLA HATIRLAT...” yazmışlar.
Gerçekten de
öyleydi. Daha önce de belirttiğim gibi, Tatilya bayramı seyranı, hafta sonu
olmayan bir deli işiydi. Her gün orada çok uzun saatler çalışıp, binlerce
insanla muhatap olabilmek için o işi gerçekten sevmek gerekiyordu.
Tatilya’da 6
değişik bölüm bana bağlıydı ve 500’e yakın arkadaşla beraber çalışıyordum. Bu
çocukların birçoğunu inşaat aşamasında işe alıp eğitmiştik. Şu anda rakamları
hatırlamıyorum ama çok ta cüzi bir maaş ile çalışıyorlardı. Para gerçekten de
ikinci plandaydı. Ne ben, ne de diğer arkadaşlar o işi para için yapmadı.
Ortamın güzelliği, insanların dostluğu ve yaşanan aile ortamı paranın ve diğer
parametrelerin çok önüne geçmişti.
Tatilya’yı
Hatırlat, grubu benim de anılarımı tazelememe yardımcı oldu ama fark ettim ki benim
ve diğer işin en başında işe giren arkadaşların hemen hemen hiç resimleri yok.
Görülüyor ki bizler 23 Nisan’da parkı açacağız olayına kafayı takmışız ve resim
çekmeyi filan hiç aklımıza getirmemişiz. 2 sene Tatilya’da çalıştım ama 2 tane
parkta çekilmiş resmim yok…Ben her gün Suadiye’den Tatilya’ya gidip akşamın 12’sine kadar orada çalışıp, ertesi sabah yine gidiyordum. Ortamın güzelliği ve dostlukların sıcaklığı yüzünden bu iş bana hiç te zor gelmiyordu ama ne zamanki üst seviyelerdeki didişmeler başladı, benim de kilometreler gözümde büyümeye başladı.
Demin de söz ettiğim gibi işe aldığımız çocukların hepsi güler yüzlü, iyi niyetli, akıllı, çalışkan çocuklardı. Pijamalarını giyip gelip bütün gece parkta kalıp dükkânlarda satılacak olan malzemeleri bilgisayara tanımlamaya çalışan çocukları unutmam mümkün değil.
23 Nisan’da Süleyman Demirel’in açılışı yaptıktan sonraki park turunda halen 5 metre ötedeki yolları bir kere daha temizlemeye kalkmak, güzel bir kalite anlayışıdır. Güzel olsun, kaliteli olsun, daha da temiz olsun yaşam şeklinin dışarıya yansımasıdır.
Hayatımızda
görmediğimiz oyuncakları çalıştırmayı öğrenmek kadar, olayın işleyişine hâkim
olabilmekte ayrı bir süreçti. Lunapark kültürü dışında bu konuda hiçbir
deneyimi olmayan arkadaşlar bu işin altından da başarı ile kalkmayı başardılar.
Tatilya’nın
çok entegre ve işlevsel bir IT altyapısı da vardı ama onu artık başka bir
sabaha saklıyorum.
Arkadaşlar,
günümüzde para çok önemli bir konu ama bizim grubu kuran genç arkadaşların da
belirttiği gibi, para her şey değil. Sağlık ve mutluluk ta en az para kadar
önemli. Son zamanlarda etrafımızda birbiri ardına yaşadığımız sağlık
problemleri, bizlere bunun ne kadar önemli bir parametre olduğunu bir kere daha
net bir şekilde hatırlattı.
Tatilya,
genç arkadaşların birçoğunun ilk işiydi ve ben her sabah oraya vardığımda.
Tatilya’da işe girmek için bekleyen 3-4 kişi görürdüm. Herkes arkadaşlarından
ortamın güzelliğini duyuyor ve orada çalışmak istiyorlardı. Bir iki istisna
hariç birçoğu için para gerçekten de ikinci plandaydı.
“Hiç mi
istisna yok?” diyeceksiniz. Tabi ki var. Arkadaşın biri yalvarıp yakarıp,
çocuklarım aç diyerek temizlik bölümünde işe girdikten 15 gün sonra gelip, “Bu
iş ağır, bana göre değil,” diyerek çekip gitmişti. Bunlar da hayatımızın
gerçekleri…
Ben buradan
bir kez daha Tatilya’nın her aşamasında büyük bir özveri ile çok uzun saatler
çalışan arkadaşlarıma çok teşekkür ediyorum. İyi ki sizlerle o iki seneyi
yaşamışım ve iyi ki sizleri tanımışım.
Sağlıklı
kalın, mutlu kalın…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder