Bunu bir
sabah yazısı değil de erkeklere ufak bir uyarı yazısı olarak düşünelim. Geçen
sene bu zamanlarda yazmış olduğum “Siz Bu Ülkenin Kadınını Yabana Atmayın”
yazısında aynı konuyu işlemiş ve erkekleri uyarmıştım ama dün sabah gördüğüm
minik bir örnek tespitlerimin ne kadar doğru olduğunu bir kere daha bana
gösterdi…
Sevgili
erkekler, annelerimiz bize ne kadar süper olduğumuzu, bulunmaz bir Hint kumaşı
olduğumuzu sürekli anlatsa da sokağın gerçekleri hiç de böyle değil. Kardeşlerim
sizleri bir kere daha uyarıyorum, biz kasıla kasıla enerjisiz bir şekilde
otururken kızlar son hız koşuyorlar.
Bizim tek
işlemcili beynimizin kızların aynı anda birden fazla işi hakkını vererek yapan
beyinleriyle başa çıkmasının mümkün olmadığını biliyorduk ama bilhassa akademik
olarak durum düşündüğümüzden de daha vahim.Geçmişte işe eleman alırken yapılan müzakerelerde ve yabancı dil sınavlarında son yıllarda kızların erkeklerden çok daha başarılı olması zaten dikkatimizi çekmeye başlamıştı ama adını koyamamıştık.
Düşünün ki bütün bu başarılar üstelik kızların son derece okul ortamından uzak tutulmaya çalışıldığı bir coğrafyada geliyor. Demek ki bir de herkes eşit şartlarda okula gidebilse, aileler kızları okullardan uzak tutmasalar erkeklere gidecek okul kalmayacak.
Bütün bunlar iyi güzel ama dün tam olarak ne oldu? Sevgili öğretmenlerimizin talebi üzerine dün sabah daha tavuklar uyanmadan Eyüboğlu Koleji’ne gittim. Benim babam okulun mahallesini bile bilmezdi, biz okulda yaşanan her konuya hâkimiz ama neyse o konuyu şimdilik bir kenara bırakalım.
Malum erken
gitme huyum olduğu için orada beklerken gözüme bir kütük ilişti. Sonra gidip
daha yakından baktığımda okul birincilerinin isimlerinin minik plâketler
halinde çakılı olduğunu gördüm. Dikkatimi çeken şey isimlerin hemen hemen
hepsinin kız ismi olmasıydı. Üşenmedim saydım. Kütüğün üzerinde 26 tane isim
vardı ve bunların sadece dört tanesi erkek ismiydi.
Eyüboğlu,
İstanbul’un çeşitli yerlerinde okulları ve binlerce öğrencisi olan oldukça
büyük bir eğitim kuruluşu. Bu kadar çok öğrencisi olan bir okulda 26’da 4 gibi
bir oranın biz erkekler açısından alarm verici bir durum olduğunu düşünüyorum.
Sevgili
kardeşlerim, okula başladığınızda ve iş hayatına atıldığınızda kimse sizi benim
aslan oğlum diye şımartmayacak. Evin gerçekleri bitip de sokağın gerçekleri
başladığı zaman aradığımızı bulamıyoruz ve sonra işi hırçınlığa döküyoruz.Dün akşam minik bir köyde yapılan bir programda ilkokul öğrencilerine mikrofon uzatıp büyüyünce ne olmak istediklerini soruyorlardı. Oğlanlardan sadece bir tanesi ben polis olmak istiyorum diyebilirken kızların hepsi cevap verdi ve büyük bir enerjiyle, doktor, hâkim, avukat, mühendis ne varsa sıraladılar.
Yukarıda da
belirttiğim gibi ister inanın ister inanmayın ama kızlar geliyor. Kızlar daha
cesur, daha iş bitirici, daha azimli ve daha motiveler.
Sık
kullandığım bir laf vardır. “Her şeyi aşarsınız, erkekleri aşarsınız ama siz bu
ülkenin kadınını aşamazsınız.” derim. Gerçekten de aşamazsınız zira kızlar
güçlü geliyor.Sağlıklı kalın, mutlu kalın.
Ancak bilgisayar ve daha dogrusu internet cagiyla degismeye baslayan calisma ortami ve imkanlari, bircok ulkedeki nufus azalisi kadinlarin lehine gelisme trendini saglayacak gibi gozukuyor.
YanıtlaSilGünaydın Dostlar,
YanıtlaSilYazılarımı Twitter'da AykutEvrankaya sayfasında, Facebook'ta Sabah Sabah Evrankaya sayfasında, LinkedIn'de Emin Evrankaya sayfasında takip edebilirsiniz.
Sağlıklı kalın, mutlu kalın...
Kızlar her zaman çalışkan dı ama toplum olarak kızlara yeteri kadar iş fırsatı vermiyoruz. Toplumun yarısı kadin ama siyasetin yarısı kadın değil, bürokrasinin yarısı kadın değil, iş dünyasında yöneticilerin yarısı kadın değil. Sonuç olarak din üzerinde kadın baskilaniyor. Kadınlar ilk defa sevindirici sayıda belediye başkanı seçildi. Özellikle Chp yi bu konuda kutlarım.
YanıtlaSilYorumunuz için teşekkürler.🙏🙏
SilKadınların yönettiği ülkelerin daha sakin, daha ileri, daha kültürlü ülkeler olduğunu görüyoruz. (İstisnalar kaideyi bozmaz)
YanıtlaSil