Sizlerin de bildiği
gibi; Almanların işgüzarlığına bizim vali amca çok kızdı. Ayrıca, olay yerini
de 260 metre kadar yanlış tahmin etmişler. Sevgili Alman kardeşlerim, bir işi
ya tam yapın, ya da her işe bulaşmayın. Bu şehrin bir valisi var, gerekeni
yapar.
Almanların en büyük
sorunları, bizim esnekliğimizi anlayamamış olmalarıdır. Canımız istediği zaman
o bölgede nasıl da kuş bile uçurtmadığımızı hiç görmemişler herhalde. Dün akşam
sevgili vali amcam, bu patlama o patlama değil dedi.
Bizler tabi bugünlerde
hangi patlamanın hangi patlama olduğu konusunda çorba olduk. Şimdi beni merak
ettiren konu; bu patlama o patlama değilse, o patlama da oralarda bir yerlerde
dolaşıyor mu acaba?Bırakın normalini, yükseleni bile Yay burcu olan bir insan olarak her türlü sakat konu benim aklıma gelir. Düşünüyorum da, dün yaşanan olay, Almanlar yaygara çıkarmasaydı, belki de 2 gün önce yaşanacaktı gibi bir durum söz konusu olabilir mi?
Bizlerin haberdar olduğu gibi, gelişmelerden teröristler de haberdar olmuş olabilir mi? Oldularsa, bir yerlerden bir plan değişikliği yapılmış olabilir mi? Herkes haberdar oldu, sen şimdi bir iki gün saklan sonra Taksim Meydanı’nda kalabalık bir noktada patlatırsın, diye bir talimat gitmiş olma ihtimali çok yüksek.
Bence, planların bozulması, bombanın sistemini de bozdu. Sürekli olarak giy, çıkar derken bağlantı noktalarında hatalar oluştu. Bağlantılardaki bozukluk da, bu sabah Taksime doğru yürüyen teröristin üzerindeki bombaların zamanından evvel patlamasına neden oldu.
Bu ihtimali
beğenmediniz mi? O zaman şöyle bir durum ortaya çıkıyor. Taksim’e kadar
ulaşamayacağını, fark edildiğini anlayan terörist bulduğu ilk kalabalık noktada
pimi çekti.
Bugüne kadar
gördüğümüz bu tip eylemler bize gösterdi ki, bu katiller verebilecekleri
maksimum zararı verebilmek için, ulaşabilecekleri en kalabalık noktaları tercih
ediyorlar. Az bir ihtimal bile olsa da, belki de ilacın etkisinden kurtulan
terörist, “daha fazla zarar vermemek” gibi içindeki en son kalmış vicdan
kırıntısıyla eylemi orada gerçekleştirdi.Bunlar gibi birçok ihtimal geliştirebiliriz ama sonuç hepsinde aynı karanlık köşeye çıkar. İnsanlığın dip yaptığı, terörün ve nefretin tavan yaptığı bir coğrafyada bugünlerde yollar hep karanlıklara çıkıyor.
Bundan bir sonraki aşama, bizim ülkemizdeki Avrupa Okulları’nın güvenlik görevlilerinin sokaklarda terörist yakalaması olacaktır. Yavaş yavaş herkes başının çaresine baksın noktasına doğru gidiyoruz.
Her ne yaşanırsa
yaşansın; birlik olmak, cesur olmak ve akıllı olmak zorundayız. Sokakların boş
ve korkak hali bize hiç yakışmıyor ama aptalca kendimizi tehlikenin ortasına
atmanın da bir anlamı yok.
Sosyal platformları
kapatarak, İnternet’i yavaşlatarak bu işleri önleyemeyiz. Olaylar olduktan
sonra gösterdiğimiz başarıyı, olaylar olmadan göstermeliyiz. “Olay yerine çok
sayıda ambulans sevk edildi” cümlesini duymaktan bıktım, usandım. Haber
programları tarafından, bu durumun sanki çok üstün bir başarıymış gibi
anlatılması da ayrı bir konu.
Asıl başarı, ambulans
sevk etmeye gerek kalmamasında…
Sağlıklı kalın, mutlu
kalın…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder