Günaydın dostlar…
Hiç sokağın bir tanesine
dönüp de karşıdan ters yönden deli gibi gelen bir motosiklet gördünüz mü? Her
halde görmeyenimiz yoktur. Bilhassa akşam olduğunda her an her yerdeler.
Aylardır, yıllardır bu
işin artık çok tehlikeli boyutlara geldiğinden söz ediyorum. Karanlık bir
gecede köşeyi dönerken bir de bakıyorsunuz ki son anda kaldırımla aranıza bir
motosikletli girmiş. Görmeseniz sıkışıp kalacak orada.
“Yol nasıl olsa tek
yön” diyerek adım atmak da yok, her an gecenin karanlığını yırtarak son hız bir
motosiklet gelebilir. Her an her ortamda motosikletlere dikkat etmeye
çalışırken şimdi bir de karşımıza çeşitli kanatlı türleri çıkmaya başladı.
Ekmek parası için
koşturan çocuklar maalesef deliler gibi gidiyorlar. Yolların ne tersi var ne de
düzü. Yollar böyle de kaldırımlar farklı mı? Maalesef onlar daha da beter.
Kaldırımlar da motosiklet yolu.
Ama az ama çok motor
kazası yaşamayan kalmadı. Son saniye de önlenen kazaları da hiç saymıyorum. Bir
gün önce “Bu iş çok can yakacak” diye konuşmuşken, ertesi gün kırk yıllık
arkadaşımızın, dostumuzun babasının motosiklet çarpması sonucunda hayatını
kaybettiği haberi geldi. Aynı şekilde üç yıl kadar önce bir dostumuzu daha
kaybetmiştik.
Sokağa bakıyorsunuz
kimseler yok. Tam dönerken veya adımınızı atarken bir anda bir motosiklet
çıkıveriyor karşınıza. Bilmiyorum ama bu arkadaşlar muhtemelen sefer başına
ücret alıyorlar ve deliler gibi gidip mümkün olduğu kadar çok sefer yapmaya
çalışıyorlar.
İş hayatı zor, güncel
şartlar zor kimse artık yemek yapmakla uğraşmak istemiyor. Akşam oldu mu
sokaklar motosiklet pistine dönüyor. Tabii bunlara bir de evlere süpermarket
servisi yapan firmaları eklemek lazım. Salgın öncesi çok ilgi görmeyen firmalar
(doğal olarak) bu günlerde çok popüler oldular. Birçok kişi kalabalık ortamlara
girmek istemediği için evlere servis çok değer kazandı.
Ne zaman akşam dışarı
çıksam her zaman motosikletlerin yapacağı kuralsızlıklara karşı hazır olmaya
çalışıyorum. Sola döneceğimi anlasın diye sola sinyal veriyorum ama onun buna
rağmen sol taraftan beni geçmeye çalışacağını da biliyorum. Sinyal verdim diye
dönseniz, gelip size çarpacak. Ondan sonra; ona da yazık, size de.
Şerit aralarına
girmeler, araçlarla kaldırım/duvar arasına sıkışmalar, olmadık yerlerde
araçları geçmeler, ters yöne büyük bir rahatlıkla girmeler, kaldırımda deli
gibi gitmeler gibi durumlara maalesef çok sık tanık oluyoruz. Işıksız, kasksız
gidenlerden de hiç bahsetmiyorum.
Son sözüm de ekmek
parası kazanmaya çalışan kardeşlerime: Gençler ben de gençliğim de çok
motosiklet kullandım. Hiçbir zaman motorum olmadı ama yarım saati 5 liradan
kiralardık. Bizim zamanımızda evlere dağıtım işleri olmasa da sokaklarda epeyce
motor ve mobilet vardı. Her zaman dikkatli olmaya çalışırdık. Sizler bu şekilde
hareket ederek en başta kendi hayatınızı tehlikeye atıyorsunuz, sonra da
bizlerin hayatını. Hiç olmaması gereken kazalar neticesinde sevdiklerimizi
kaybediyoruz. Beş dakikalığına evinden çıkan bir insan, bir daha evine dönemiyor.
Motosiklet kullanmak, sizin işiniz. Her iş gibi o da azami derecede önem
gerektirir. Bazı işyerlerinin sizlere baskı yaptığını da biliyorum ama bırakın
yarım dakika geç olsun. Gittiğiniz mesafelerde en fazla yarım dakika fark eder.
Sağlıklı kalın, mutlu
kalın…
Günaydın Dostlar,
YanıtlaSilYazılarımı Twitter'da AykutEvrankaya sayfasında, Facebook'ta Sabah Sabah Evrankaya sayfasında, LinkedIn'de Emin Evrankaya sayfasında takip edebilirsiniz.
Sağlıklı kalın, mutlu kalın...