Yorgun argın eve
gelirken, bir anda kendinizi bir trafik düğümünün içinde bulduğunuz ve altınıza
kaçırmaya ramak kalan noktaya Şaşkınbakkal Köprüsü denir. Kim bilir kaç kişi bu
köprü yüzünden altına yapmıştır?
Her zaman olduğu gibi,
burada da sorunun nedeni öküzcükler. Hiçbir uyarıyı dikkate almadan, köprünün
altında kamyonuyla beraber sıkışıp kalarak insanların altlarına kaçırmasına
neden olan kişileri kısaca "öküzcük" diye tanımlıyoruz.
Şaşkınbakkal’ın birçok
artısı vardır. Evden adımınızı attığınızda 5-10 dakika yürüyerek her
ihtiyacınıza ulaşabilirsiniz ama bir de herkesin bildiği başa bela bir demiryolu
köprüsü vardır. Ne zaman kimin köprünün altında sıkışacağı hiç belli olmaz. Şunu
da belirtmek isterim ki, “köprünün altına kamyon sıkışması durumu” öyle kırk
yılda bir kere olan bir durum değildir. Aynı gün içinde oraya 3 değişik
kamyonun sıkıştığını çok iyi hatırlıyorum.
Gündüzleri de oluyor
ama genellikle bu durum hava karardıktan sonra ortaya çıkıyor. Köprüden öce
konulmuş olan rezil bir uyarı levhası, hava karardıktan sonra iyice görünmez
hale geldiği için; insanlar da köprünün altında sıkışıp kalıyorlar. Sıkışan
kamyon bazen lastiklerindeki havayı azaltarak oradan kurtulabiliyor ama bazen
de kurtulması saatler sürebiliyor. İşin kötü yanı, orada sıkıştığınız zaman,
önünüz, arkanız, sağınız, solunuz her yanınız düğüm olduğu için, hiçbir yöne
doğru kaçamıyorsunuz.
Şimdi siz, “Sabah
sabah neden Şaşkınbakkal köprüsüne taktı bu?” diye merak ediyorsunuzdur.
Taktım, çünkü dün akşam da benzeri bir olay yaşandı. Trafik Bağdat Caddesinde
bile felç oldu. Korna sesleri saatlerce bitmedi. Zaten genellikle de öyle
oluyor. Burası tıkandı mı, etraftaki bütün yollar felç oluyor.Aynı durum Avrupa’da, Amerika’da olsa köprüden önce oraya 70 çeşit uyarı koyarlar. Birçok ışıklı uyarı da dâhil olmak üzere her türlü önlemlerini alırlar. Bu nedenle de öküzcüklere çok kızamıyorum. Orada standartların altında bir geçit olduğunu akıllarının ucundan bile geçirmiyorlar. Fazla bir uyarı da olmayınca köprünün altında sıkışıp kalıyorlar.
Köprüden önce boktan bir levhada köprünün yüksekliği yazıyor. İnsanlar bunu göremiyor diye düşünüyorum ama görseler bile bir işe yarar mı ondan da hiç emin değilim. Eminim %90’ı kullandıkları aracın yüksekliğinin ne kadar olduğunu bilmiyordur.
Şaşkınbakkal Köprüsü, bu civarda yaşayanlar için bir sabır testidir. Normal zamanda bile altından 2 aracın zar zor geçtiği bir köprünün, bir de kaza nedeniyle sıkıştığını düşünün. Bu gibi durumlarda uzakta evinizi görürsünüz ama bir türlü ulaşamazsınız.
Seneler içinde bu
köprünün altında binlerce araç sıkıştı ama ne bir önlem alındı, ne de bu konuda
bir çalışma yapıldı. Sıkışan araç oradan çıkarıldıktan sonra (her konuda olduğu
gibi) konu da unutulup gidiyor.
Bu civarda
yaşayanların muhakkak başına gelmiştir ama Şaşkınbakkal Köprüsü’nün altında
sıkışmak bir gün herkesin başına gelecektir. Sizlere uyarım; bu köprüye
yaklaşmadan önce, yeteri kadar benzininiz olduğundan ve sisteminizde yeteri
kadar yer olduğundan emin olun…
Sağlıklı kalın, mutlu
kalın…
Günaydın Dostlar,
YanıtlaSilYazılarımı Twitter'da AykutEvrankaya sayfasında, Facebook'ta Sabah Sabah Evrankaya sayfasında, LinkedIn'de Emin Evrankaya sayfasında takip edebilirsiniz.
Sağlıklı kalın, mutlu kalın...