14 oyuncunun hepsi de bu
durumdaysa bir şeyler yanlış gidiyor demektir. Değil 14 oyuncu, 140 oyuncu maça
girse hiçbir şey değişmeyecekti. Her şeyden vazgeçtim, yarın işe gideceği halde
gecenin 12’sine kadar oturup bu rezil çabayı (futbol demeye dilim varmıyor) seyreden
insanlara yazık.
Spor müsabakalarında
yenmek de var, yenilmek de. Bunu hepimiz biliyoruz ve kabul de ediyoruz ama bir
gram çabalamamayı kabul edemeyiz. Bu nasıl bir isteksizlik, bu nasıl bir
enerjisizliktir. Sen mücadele et, elinden geleni yap, ondan sonra zaten kimse
sana bir şey söyleyemez.
Fiziksel olarak İstanbul’a
gelmiş olsalar bile ruhları halen Bodrum plajlarında kalmış oyuncuları sen bir
de tutup soğuk bir ülkeye götürürsen olacağı budur. Adamlar dondu kaldı.Benim çocukluğumdan beri hep bizim takımlarımızın kuzey Avrupa takımları karşısında başarısız olduğunu konuşur dururuz. Peki, nedendir bu durum? Çok basit, adamlarının fiziklerinin sağlam olması ve çok koşmalarıdır. Yürüyerek futbol oynamaya alışmış Anadolu yıldızları bu tip koşan takımlar karşısında her zaman zorlanıyorlar. Çok koşan, sert oynayan ve yere sağlam basan takımlar bizim çocukları her seferinde korkutuyorlar.
Adamlar yere sağlam basıyorlar. Her minik temasta kendilerini yere atmıyorlar, her düdükten sonra hakeme el kol hareketi yapmıyorlar. En ufak bir temasta faul çalınmasına alışmış, koşamadığı için sürekli formadan çekerek oynamayı bir tarz haline getirmiş Anadolu kaplanları, Avrupa arenasında bu fauller çalınmayınca psikolojik bunalıma giriyorlar.
Aslında bütün bunları söylüyorum ama dün akşamki sonuç bana bir gram sürpriz olmadı. Bu coğrafyada uzun zamandır oynanan futbola baktığınız zaman netice sürpriz değil. Hazırlık maçlarında ve ligin ilk haftasında oynanan maçlar zaten bu durumu gözler önüne sermişti.
Zaten insanların birbirini
yemesi, sürekli verilen demeçler, internet sayfasından yapılan açıklamalar,
saldırılar, küfürler, hakaretler de doğru dürüst futbol oynanamamasının ortaya
çıkardığı sonuçlar. Futbol kötü olunca hemen bir yerlere saldırıp konuyu
değiştirmeniz lazım. Bu günlerde, bu ülkede “saldır bir yerlere konu değişsin”
taktiği çok başarılı bir şekilde uygulanıyor.
Bizim futbolumuzun seyir
zevki hiçbir zaman çok fazla değildi. O yüzdendir ki hepimiz yıllardır hep
başka ülkelerin liglerini izleriz. Siz bir Almanın, bir süper lig maçı
izlediğini düşünebiliyor musunuz? Adamcağız sıkıntıdan kurdeşen döker her
halde. Hele de bir İngiltere ligi maçı seyredip, üzerine bizim ligden bir maç
seyrederseniz, insana eksik oyuncuyla yavaş çekimde oynuyorlarmış gibi geliyor.
Dün akşam basketbol takımı
da yenildi ama onları ayrı bir kefeye koymak lazım. Onlar kısıtlı kadrolarıyla
ellerinde geleni yaptılar. Basketbol takımında bir tane yıldız yok. En iyi
oyuncumuz Emir, o da bu ülkeden değil. Ama futbol takımımız öylemi, her yer
yıldız (!) dolu. Elini sallasan yıldıza çarpıyorsun. Mübarek takım değil Samanyolu.Reykjavik’in soğuk havasında donup kalan oyuncularımız bizim de ekran başında donup kalmamıza neden oldu. Keşke her birine benim yün donlardan verseydim. Ellerini ısıtmışlar ama kıçları üşüdü yazık.
Sevgili futbolcu
kardeşlerim acaba bundan sonraki maçlarda sizlerden laf yetiştirmekteki
başarınızı futbol oynamakta da göstermenizi bekleyebilir miyiz, yoksa bu bizler
için bir hayal mi artık…
Milli takım forması
kutsaldır. Kulüp didişmelerine benzemez. 77 milyonun ruhunu taşıyorsunuz o
formanın içinde. Bu ağırlığı taşıyamayacaksınız, Hıncal amcanın dediği gibi
gidin anneannemizin liginde oynayın…
Siz sevgili Bodrum plajı
gençleri soğuk havaya alışsın diye, Danimarka’da, İskoçya’da orada burada
yapılan kamplara ve harcanan paralara yazık…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder