12 Eylül 2015 Cumartesi

Sil Baştan Başlamak Gerek Bazen...

Günaydın dostlar.

Okuldan başka her yere gitmeye meraklı bir öğrenci olarak, Ankara’da oynanan hiçbir maçı kaçırmazdım. Maç derken; sadece futboldan bahsetmiyorum. Ankara 19 Mayıs stadının dış sahalarında oynanan amatör küme maçlarından tutun da, Selim Sırrı Tarcan Spor Salonu’nda oynanan voleybol maçlarına kadar hepsine giderdim. Hafta sonu geldiği zaman, o salondan o salona koşar dururdum.
 
Bütün bu branşların arasında durumu en kötü olanlar da bayan voleybol takımlarıydı. Avrupa takımları ile oynadığımız zaman ne kulüp bazında, ne de milli takımlar seviyesinde bir tane bile maç kazanamazdık. Bizim zavallı 165 cm boy averajlı kızlarımız genelde bir tane bile set dahi kazanamadan maçları kaybederlerdi.

Herkes bu işten umudunu kesmişken birileri ortaya çıkıp radikal değişiklikler yapmaya karar verdi. 165 cm boy ortalamasıyla ne kadar çalışırsak çalışalım bir yere varamayacağımızı görüp, 180 cm ve üzeri boy ortalaması olan kızlarla sıfırdan başlamaya karar verdiler. Bugün sürekli olarak en büyük şampiyonalarda oynayan bayan voleybol takımının tohumları o günlerde atıldı. Böyle radikal bir iş yapmayı başarabilen o günkü yöneticileri tekrar tebrik ediyorum.
Bayan voleybol takımı bizim en başarılı milli takımımız. Sürekli olarak hep tepeye oynuyorlar. Japonya, Çin, Brezilya, Amerika, Rusya, Küba gibi büyük voleybol ekollerinin takımlarını defalarca yendiler.
“İyi güzel de, ortalıkta bu kadar çok konuşulacak şey varken voleyboldan başka konuşulacak şey kalmadı mı?” diye sorduğunuzu duyar gibiyim. Babam de sık sık bize, “Her iş bitti; bir tek bu mu kaldı?” diye sorardı…

1960’ların bayan voleybol takımını aklıma getiren şey 2000’lerin politikacılarıdır. Hepsinden ama istisnasız hepsinden ayrı ayrı bıktım desem çok mu ayıp olur? Hiç birini görmek de dinlemek de istemiyorum. Tabi ki devlet de devamlılık esastır ve tecrübenin de ayrı bir yeri vardır fakat Söğüt günlerinden beri orada olan politikacılar artık emekli olsalar ne güzel olur. Mümkünse ne seçim çalışması yapsınlar, ne de milyonlarca kâğıt parçası bastırmak için ağaçları katletsinler.

İnsanlar artık söylenenlerden de, yazılanlardan da, anlatılanlardan da bıktı usandı. Açık oturum da istemiyorum, sokaklarda, meydanlarda miting de istemiyorum. Artık ses tonlarınızı bile ezberledik. Bırakın her zaman duyduklarımızı, ara sıra duyduklarımı bile artık ses tonundan ayırt edebiliyorum.
Emin, çıkar ağzından baklayı sabah sabah ne söylemek istiyorsun? Söylemek istediğim şudur ki, “Sil baştan başlamak gerek bazen”. Konu ne olursa olsun; ister iş ilişkisi, ister aşk ilişkisi sıfırdan başlamak bazen en güzel yöntemdir. 165 cm boy averajı olan politikacılarla buraya kadar. Ne kadar çalışırsanız çalışın bu takımla yol alamazsınız. Bu amcaların bugünkü dünya konjonktüründe smaç vurması imkânsız gibi bir şey. Bize artık hem iyi smaç vurabilecek, hem de iyi blok yapacak politikacılar lazım.

Günümüzde oyunlar çift yönlü oynanıyor. 180 cm boy averajı olan politikacıların zamanı geldi de geçti bile. Ben bütün ömrümü aynı 6 sesi duyarak geçirmek zorunda mıyım? Yeni fikirlere ve alışılagelmişi düşünmeyen beyinlere ihtiyacımız var. Mezhepçilik, ırkçılık, din sömürüsü gibi kavramlardan hepimiz bıktık usandık. Bu kelimelerin anlamını bile bilmeyen bireyler bulmak çok mu zor?
Millet aya gitti ama biz halen aynı şeyleri tartışıyoruz. Dünyanın ciddi sorunları var. Susuzluk sorunu başta olmak üzere bizleri ciddi problemler bekliyor. Çok kısa vade de karşımıza çıkacak sorunlara halen 100 yıllık konuları tartışarak mı hazır olacağız? 6 katlı binaları yıkıp yerine 8 katlı binaları yaparak ileri gidilmiyor.

Dünya arenasında oynamak istiyorsak, dünya çapında oyun oynayabilecek oyunculara ihtiyacımız var. Bkz. Voleybol bayan milli takımı…
Sağlıklı kalın, mutlu kalın…

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder