Taraftarlar
yanlarında getirdikleri döner bıçakları ve kesici aletlerle birbirlerine
saldırdılar…
Hiç böyle
bir şey okudunuz mu veya duydunuz mu? Duyamazsınız zira böyle bir şey Amerika’da
ki bir spor müsabakasında kırk yılda bir defa olur, belki de hiç olmaz.Dün akşam Televizyonda tesadüfen Detroit Tigers Baseball takımının maçına denk geldim, özlemişimde sonuna kadar seyrettim. Zaman, zaman televizyon seyircileri gösteriyor, bakıyorum ellerinde biralar, hotdoglar, yüzler gülüyor kadın, erkek, çoluk çocuk hepsi neşeli bir şekilde maç seyrediyorlar. Adamlar neşeli, adamlar maça gidiyor bizim gibi son 105 yılın kan davasını çözmeye gitmiyor.
Michigan’da bu baseball işini yeni yeni öğrenirken maçlara giden Amerikalılara sorardım “ne oldu dün akşam maç” diye. Bilmem galiba Detroit kazandı derlerdi. Ben de Allah’ın geri zekalıları, sonuçtan bile haberleri yok derdim. Hele kaç, kaç bitti diye hiç sorma onu hiç bilemezler. Hangi takımın kazandığını biliyorsa o yeterli onlar için. Halbuki bizde öylemi biz olayın har anını zihnimize kazırız. Oyuncunun kaçıncı dakika da el kol hareketi yaptığını sor, sana hemen söyleyelim…
Sonradan maçlara gitmeye başlayınca ve daha da büyüyüp olgunlaşınca anladım ki adamlar oraya kesinlikle güzel vakit geçirmeye gidiyorlar. Bizim gibi parayla eziyet, stres, gerginlik satın almaya gitmiyorlar. Benim o yıllarda çalıştığım Hudson’s firmasının da Tiger stadında en ön sırada locaları, koltukları vardı ama orada da hiç öğrenememiştik bu locaları kimlerin kullandığını. Bu maçalara gidecek isimleri kim nasıl belirler hiçbir zaman öğrenemedik. Görülüyor ki bu loca konusundaki belirsizlik üniversal bir durum. Burada olduğu gibi orada da bize hiç nasip olmazdı bu localara gitmek.
Takımın maçı kaybetmesi de dünyanın sonu değil, yarın bir maç daha var.
Demin söylediğim gibi unutmayın bu ortamda maç boyunca birde bira içiliyor. Bir baseball maçı boyunca adam başı 13 litre bira içer Amerikalılar. Bizde maç boyu bira içilse olabilecekleri düşünmek bile istemiyorum. Adam maça tam bir takım çantasıyla geliyor tornavidası, çekici, keseri, bıçağı her şeyi var. Sanki maça değil de stada tamire gelmiş.
Futbol maçlarının tek iyi yanı seyircilerin 15 günde bir defa buluşması. Bu hafta birbirlerini yeseler bile zaten balık hafızalı bir millet olduğumuz için bir daha ki maça kadar her şeyi unutuyoruz. Baseball’da durum pek de öyle değil. Hemen hemen her gün oynuyorlar ve bir sezon içinde 162 maç yapıyorlar. Bizimkiler bilse ertesi akşam yine aynı insanların oraya geleceğini, bütün sülalesini, arkadaşını toplayıp kavgaya gelir.
Lüzumsuz
şeyleri çok mu abartma huyumuz var acaba? Yoksa futbol takımlarından başka bu
hayatta gurur duyacak hiç mi bir şeyimiz yok? Bir Baseball takımı, bir Amerikalının
hayatında önem sırasında ilk 25’e giremez. Biz de ise birçok kişinin hayatında
futbol takımları bir numarada yer alıyor.
Sebebi mi?
Çok basit, adamlar bu işleri spor olarak görüyor, biz bir yaşam felsefesi,
hayatımızın tek gurur kaynağı olarak görüyoruz…
Kalın
huzurlu, mutlu…
Günaydın Dostlar,
YanıtlaSilYazılarımı Twitter'da AykutEvrankaya sayfasında, Facebook'ta Sabah Sabah Evrankaya sayfasında, LinkedIn'de Emin Evrankaya sayfasında takip edebilirsiniz.
Sağlıklı kalın, mutlu kalın...