18 Temmuz 2016 Pazartesi

Matematik Tutmuyor...

Günaydın dostlar…

Son birkaç gündür yaşadığımız sıkıntılı günleri Allah bir daha kimseye yaşatmasın. 2 tane jetin bir gece boyunca Ankara, İstanbul semalarında dolaşması bütün kimyamızı bozdu. Üstelik %99 ihtimalle bir şey atmayacağını da biliyorduk. Bir de yıllarca, her gece bu tip ortamlarda uyuyan zavallı insanları ve çocukları düşünün.
Nereden gelirse gelsin, darbe ve benzeri eylemleri tasvip etmemiz mümkün değildir. Her darbe ülkeyi sıkıntıya sokmuş ve yıllarca geriye götürmüştür. 36 yıl sonra yeniden ismi darbelerle anılan bir ülke konumuna düştük. Her ne maksatla yapılmış olursa olsun, bu tip bir teşebbüsün çok uzamadan sonlandırılması ülkemiz için bir kazançtır.


Dışarıya bu kadar bağımlı yaşayan bir ülkenin bu tip haberlerle gündeme gelmesi, ne finansal açıdan, ne de turizm gibi konular için, hiç de şık bir tablo değildir. Siz olsanız böyle bir ülkede yatırım yapmak ister miydiniz?

Benim anlamadığım kısım, bu işle ilgili matematiğin tutmuyor olması. Dün akşam televizyonda izlediğime göre 70 tane general gözaltına alınmış. Bu gerçekten de çok yüksek bir rakam. Bunlar emekli insanlar filan da değil. Şu anda ordularımızı yöneten komutanlar.

Komutanlar demişken, kuvvet komutanlarının bu işe karışmamış olması da, bu işin çok büyümeden sonlandırılmasındaki en büyük parametrelerden bir tanesidir.
70 tane generalden söz ediyoruz. Bunlar tugayları, tümenleri, kolorduları ve orduları komuta eden ve emirlerinde 100,000’lerce asker olan insanlar. Nasıl oluyor da, emrinde bu kadar çok asker olan insanlar, 75 milyonluk bir ülkede, 780,576 km2 topraklarda 2000-3000 askerle darbe yapmaya kalkıyorlar? Matematik tutmuyor.
Matematik tutmadığına göre amaçları neydi? Görülüyor ki amaçları, belirli parametreler doğrultusunda 1 gecelik bir korku ve kargaşa yaratmaktı. Böyle bir ortamdan kim nemalanır, kimin işine yarar gibi detayları; bu konuları iyi süzerek doğru analizler yapabilecek olan amcalarıma, teyzelerime bırakıyorum.

Kim bilir, belki de bu işin içinde 70 tane general yoktu ama “biz şimdilik alakalı olabileceğini düşündüğümüz herkesi gözaltına alalım, sonra yaşını, kurusunu ayırırız” gibi bir mantık yürütüldü. Suçlular, adalet karşısında hesap vermeli ama böyle bir çalışma, suçlu suçsuz herkesi tasfiye etme sürecine de dönüşmemeli.

Çok zor saatlerden geçtik. Bu süre içinde birçok insan tarafından çok ciddi suçlar işlendi. Asker, polis, vatandaş, dost, düşman ayrımı yapılmadan bütün suçluların adalet önüne çıkarılması hepimizin vicdanının rahatlamasını sağlayacaktır.
Yaşananların adına ne derseniz deyin, bu tip girişimler bu ülkeye zarar vermekten başka hiçbir işe yaramaz. Bir takım şahsi menfaatler için, bir takım kalkışmaların içinde olanlar da, hangi kesimden olurlarsa olsunlar, muhakkak ve muhakkak bir gün adalet önünde hesap vereceklerdir.
Çok zor bir geceyi, olabilecek en az (kötünün iyisi) zararla atlattık. Tabi ki bu durumdan mutluyuz ama yüzlerce insanımızın öldüğü bir süreçte de bayram havasına giremeyiz. Daha insanlar toprağa verilmeden, unuttuk mu hepsini? Eskiden günlük düşünürdük, artık saatlik düşünen bir toplum mu olduk? Kaybettiklerimizin hepsinin mekânı cennet olsun.

Ne yaşadık? Bu bir darbe teşebbüsü müydü yoksa başka bir şey miydi? Belki de, “biz hele bir sokağa çıkalım, nasıl olsa birileri arkamızdan gelir” umuduydu. Kim bilir, belki de bir intihar yöntemiydi. Her ne yaşadıksa, bu yaşananların ülkemize bir yarar getirmediği kesin. Etrafımdaki insanların birçoğu halen çok tedirgin ve umutsuz…

Her kesimin bu yaşananlardan kendine bir ders çıkarması gerekiyor ama ben bu yaşananlardan bir gram bile ders çıkartabileceğimizi düşünmüyorum. Tek umudum özgür basının ne kadar önemli bir konu olduğunu anlamış olmamız…
Her şeyin işine geldiği kadarını, işine geldiği süre kadar anlayan bir toplum olduğumuzu bildiğim için de, o konuda da çok umutlu değilim.

Allah, vatanımızı, milletimizi içeriden ve dışarıdan gelecek her türlü tehlikeye karşı korusun ve kimseyi doğru yoldan ayırmasın.
Sağlıklı kalın, mutlu kalın…

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder