23 Aralık 2015 Çarşamba

Önceliklerin Belirlenmesi...

Günaydın dostlar…

Bir şeyler yapmaya karar verdiğiniz zaman (her yere yetecek kadar paranız olmadığı için) önce en acil olanlarından başlarsınız.
Örnek olarak: Yeni bir yol yapacaksanız, ilk önce gider trafiği en yoğun olan, ihtiyacın en çok olduğu yolu yenilersiniz. Bu nedenledir ki, ilk önce Ankara – İstanbul yolu yapılmıştır. Önceliklerin belirlenmesi ve yatırımların buna göre yapılması doğru bir yaklaşımdır. Yapmış olduğunuz bir otobandan yılda 100 araç geçiyorsa, bu çok doğru bir yatırım olmayabilir.


Aynı durum futbol stadyumları için de geçerlidir. Allah var, son yıllarda ülkemizde çok güzel stadyumlar yapıldı. Birçok eski stat yıkılarak yerine dünya standartlarında modern statlar yapıldı. Öncelik belirleme çalışmaları eminim bu statlar için de yapılmıştır.

Hemen şunu da belirteyim; bu statların beton kısımları iyi hoş ama asıl futbolun oynanacağı çim alanların hepsi birbirinden kötü. Ne de olsa beton uzmanlık alanımız, çim işini beceremiyoruz.

Yapılan çalışmalar neticesinde, Türkiye’de en acil stadyum ihtiyacının Kayseri’de olduğuna karar verilmiş ve 2009 yılının Mart ayında yeni Kayseri stadı hizmete açılmış. “Neden Kayseri?” diye bana sormayın, amcaların bir bildiği vardır herhalde.

İkinci en büyük ihtiyaç neredeymiş? Evet, doğru tahmin ettiniz, o da Rize’deymiş. Kayseri stadının açılışından 5 ay sonra da yeni Rize Şehir Stadyumu hizmete açılmış.

Sıra da hangi şehir var diye merak ettiniz değil mi? Sizi daha fazla meraklandırmayayım. Kayseri ve Rize stadyumlarından sonra 5 Mayıs 2010 tarihinde Urfa stadı açılmış. Güneydoğu’da en acil ihtiyaç Urfa’daydı herhalde.
Urfa Stadı’nın açıldığı dönemlerde; Galatasaray, amcalara gidip “Biz bu stadı yapamıyoruz” demiş ve sevgili devletimiz el vermek zorunda kalmış. Devletin de desteğiyle, ite kaka da olsa 15 Ocak 2011 tarihinde Galatasaray stadında ilk maç oynanmış. Güzel de bir stat oldu, hepimize hayırlı olsun. İyi bir Fenerli olarak bir gün bu statta bir Avrupa Kupası maçı seyretmek istiyorum.

Galatasaray stadı araya sıkıştırıldıktan sonra, sıra gelmiş Mersin’e. Mersin stadı da 23 Mart 2014 tarihinde halkımızın hizmetine açılmış. Yanılmıyorsam bu stat Akdeniz Oyunları için yapıldı, böylece de Mersin bir stat kazanmış oldu. Bir ara çimi kumda futbol oynuyor gibiydi ama şimdi ne durumda bilmiyorum.

Mersin’i de açtık, sıra geldi İstanbul Büyükşehir Belediye’sinin stadını yenilemeye. Allaha şükür, 2014 yılının Temmuz ayında bu iş de tamamlanmış. Hemen arkasından da 7 aşamada tamamlanan Kasımpaşa stadyumu tamamlanmış.

2014 yılının sonuna doğru, çok güzel yepyeni bir stat daha hizmete açılmış. Yok yok İzmir değil, Konya stadı.
Son olarak da bu sabah bu konuya girmemize neden olan Bursa stadı açıldı. Ne zaman mı? 2 gün önce. Bursa’ya da çok güzel bir stat yapıldı. Büyük bir futbol şehri olan Bursa’ya ve orada yaşayan kardeşlerimize hayırlı uğurlu olsun.

Geçen gün Ankara’ya giderken gördüm, bir stat da Sakarya’ya yapılıyor. Şu anda Sakarya Spor kaçıncı kümede bilmiyorum ama demek ki ihtiyaç acilmiş.
“Eskişehir gibi bir futbol cennetinde stat yokken, Sakarya’da neren çıktı?” demeyin. Yazımın başında da belirttiğim gibi, bu yatırımlar ihtiyaçlara göre belirleniyor. İhtiyaç olsaydı İzmir, Eskişehir, Adana gibi şehirlere de statlar yapılırdı.

Şu anda inşaatı devam eden daha birçok stat var ama ben ne aşamada olduklarını çok da bilmiyorum. Yanılmıyorsam; Antalya Stadı da bitmek üzere ve 2016’da açılacak.
Gördüğünüz gibi, öncelikleri iyi hesap etmek gerekiyor. Ülkemizin daha nice statlara sahip olmasını diliyorum.

Sağlıklı kalın, mutlu kalın…

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder