6 Ocak 2015 Salı

Hangi Ağaç Olmak İsterdin?

Günaydın dostlar...

Facebook’ta aktif olan arkadaşların da çok iyi bildiği gibi hepimize çeşit çeşit talepler geliyor. Oyun talepleri, şunlar, bunlar tamam da, “Hangi ağaç olmak isterdin?” veya “Geçmiş hayatınızda hangi hayvandınız?” gibi talepler benim çok canımı sıkıyor.

Yazılmış bir takım basit aplikasyonlar, sizlere yüzlerce ahret suali sorarak, sizin hakkınızda bir takım kararlara varıyorlar. Bunu yapmak için de muhakkak aplikasyonu yüklemeniz gerekiyor. Sonuçta parayı oradan kazanıyorlar.
 
Bu sabah daha gözümü açmadan yine böyle bir uygulama çıktı karşıma. Hangi şehirde oturmak isterdiniz? Sana ne kardeşim. Ayrıca ben bunu zaten biliyorum. Bunu öğrenmek için senin yüzlerce salak soruna ihtiyacım yok.
Nerede yaşamak isterdin, nerede çalışmak isterdin gibi sorular yine bir ölçüde mantıklı sorular. Veriyorsun cevaplarını sana uygun bir şeyler çıkıyor. Sonra da dünya âlemle “Bakın ben meğerse hep San Diego’da yaşamak istermişim” diye paylaşıyorsun. Allah'tan bu program bunu ortaya çıkardı da rahat ettik.

Eş, dost, akrabalar da yorum yazıyorlar, “San Diego çok güzel bir şehirdir, ben de çok severim”.

Dediğim gibi bunlar yine katlanılabilir aplikasyonlar. Bir de “Sen hangi renksin?” veya “Sen hangi doğa olayısın?”  tipi işler var. Bu nedir kardeşim? Biri bana izah etsin. Bunu kim, niye yazar ve biz niye bir sürü soruya cevap vererek ne renk olduğumuzu veya hangi doğa olayı olduğumuzu anlamaya çalışırız? Bunu hiçbir zaman anlayamadım. Belki de bir çeşit bilgi toplama yöntemidir.

"Sen kar yağışısın" diye bir sonuç çıktığı zaman, bu tam olarak ne ifade ediyor? Senin soğuk bir yapın var anlamına mı geliyor?

Başka bir tanesi de “Hangi marka araba olduğunu öğrenmek istiyor musun?” diye soruyor. Şimdi ben ne cevap vereyim böyle bir soruya? Aslında insanın aklına bin türlü cevap geliyor da, sabah sabah terbiyemi bozmak istemiyorum.
Bana daha da enteresan gelen konu, birileri oturuyor bunları yazıyor ve bu işten para kazanıyor. Yaratıcı düşünce böyle bir şey olsa gerek. Biri gelse size ve dese ki, “Bir program yazıp insanların hangi içecek olduklarını ortaya çıkaracağız ve bu yolla da çok para kazanacağız”, gülersiniz herhalde.
Aslında bu gibi durumlar para kazanma işinin ne kadar büyük bir okyanus olduğunu gösteriyor. Adamlar denemiş. Biz olsak “Çok saçma” der teşebbüs bile etmeyiz. Bu tip girişimler fikirlerden korkmamamız gerektiğinin en büyük ispatı. İletişim çağında bilhassa şimdiki gençlik ile neyin tutacağı hiç belli olmuyor.

Çocuklar hangi sebze olduklarını merak ediyorlar. Hele bir de sen salatalık, sevdiğin insan da domates çıkarsa sizden iyisi yok. Bu nasıl bir uyumdur. Neredeyse çoban salatası uyumu var.

Bir sürü soruya cevap vererek bir neticeye ulaşıyorsun. Niçin yapıyorsun bunu? Paylaşabilmek için. Sayı Olsan Hangisi Olurdun aplikasyonunun neticesi 13 çıkıyor. İnsanlar da başlıyorlar yorum yapmaya. "Bizim kedi de ayın 13'ünde üç tane yavru doğurmuştu" diye. Sanki aralarında bir bağ varmış gibi. Bazen de "Benim en samimi arkadaşımın doğum günü de ayın 13'ünde" gibi tutarsız yorumların ardı arkası kesilmiyor.
Bu sabahlık da bu kadar arkadaşlar. Uzaktan adalara bakmaktan sıkıldım. Gidip bir ada olsaydım hangisi olurdum, onu öğrenmeye çalışacağım.

Sağlıklı kalın, mutlu kalın...

2 yorum: