9 Mart 2014 Pazar

Götür Beni Gittiğin Yere

Günaydın Dostlar,

Bugün aslında bir şeyler yazma sabahı değildi ama birazcık dün akşamdan söz etmezsem çatlarım.
 
Dün akşam, Anadolu Yakası’nın ve Caddebostan’ın en güzel fasıl mekânında yakın arkadaşlarımız, dostlarımızla güzel bir gece geçirdik. Bu aralar o mekândan çıkamıyorum, iki ayda bir oraya gitmezsem yok yazacaklar diye korkuyorum. Gittik gitmesine de gidenler bilirler, orada emlak fiyatları biraz pahalı olduğu için size en fazla kıçınızın %75’inin sığabileceği kadar bir yer ayırıyorlar. O da çok şanslıysan. Benim oturmam gereken sandalyenin çoğunu kaplayan 130 kiloluk teyze sürekli olarak “Gel sıkışırız.” dedi ama bir türlü cesaret edemedim. Çok ısrar edince de en sonunda “Ben de ondan korkuyorum.” dediğimi hatırlıyorum.
Masalar arasındaki daracık mesafe hem garsonların gelip geçeceği hem de sizin göbek atacağınız alandır. Tabii aynı alanı kullanmak zorunda olan tuvalete yetişmeye çalışanları ve de sigara içmeye gecenin ayazına gidecekleri de unutmayalım.

Her zamanki gibi muhteşem bir kalabalık vardı ve bazı insanlar sanki evlerinde gibiydiler. Çalışanlardan daha çok orada bulundukları kesin. Şarkıcının hangi şarkının hangi bölümünde gelip mikrofonu uzatacağını bile biliyorlar.

Gece başlar ve İsmail Hakkı Bey'in güzel şarkısı eşliğinde ilk rakılar içilir.

Fikrimin ince gülü
Kalbimin şen bülbülü
O gün ki gördüm seni
Yaktın ah yaktın beni

Milletin gözü etrafta. İçerisinin en az %80’i kadın. Otobüs kullanıyormuş gibi bir açıyla oturup gözü kendi masasından daha çok bizim masadaki arkadaşta olan ergin teyze de karşılıksız aşkı karşısında bağıra bağıra götürdü rakıları.
İçki nedir bilmezdim
Şimdi bir ayyaş oldum
Kederle ızdırapla ben
Arkadaş oldum

Bu devirde Ankara’nın bağlarından dolaşıp evin önündeki boyalı direğe kadar göbek atmadan olmaz. İyi güzel herkes göbek atıyor ama tuvalete gitmeye çalışan teyzem de neredeyse altına kaçıracak. Sen misket oynarken garson da tepside on üç tane çayla oradan geçmeye çalışıyor. Geçiş yolunda garsona mani olmayanların da hepsi zaten sandalyelerin üstünde.
Dar ama eğlenceli mekânda, birçok sorunu için tedavi görmüş gibi görünen bir amca insanları deli gibi eğlendiriyor. Servis güzel, limitsiz içki diye bir türlü rakı getirmeyen müesseselerden de değil. Bütün rakılar bittiğinde de saat 01.30’da eğlence bir anda bitiveriyor. Söylediklerine göre bu yeni düzenlemelerden sonra artık eskisi gibi 03.00’lere kadar açık kalamıyorlarmış.
Ayrılık zamanı geldiğinde dillerde Sevgili Emrah’ın güzel sözleri,

Aşkındır beni yaşatan
Beni hayata bağlayan
Atma beni ölümlere
Atma beni zulümlere
Götür beni gittiğin yere

Sağlıklı kalın, mutlu kalın…
 

1 yorum:

  1. Günaydın Dostlar,
    Yazılarımı Twitter'da AykutEvrankaya sayfasında, Facebook'ta Sabah Sabah Evrankaya sayfasında, LinkedIn'de Emin Evrankaya sayfasında takip edebilirsiniz.
    Sağlıklı kalın, mutlu kalın...

    YanıtlaSil