13 Mayıs 2014 Salı

Sabiha Gökçen Yolu...

Günaydın dostlar…

Hiç taksiye binip de o sihirli cümleyi söylediniz mi?
“Günaydın, ben havaalanına gitmek istiyorum”. Evet, siz o sihirli cümleyi söylediniz ve artık başınıza gelecek her türlü şey için, kendiniz kaşındınız. Bu cümleyi duyar duymaz, o makul, normal bir insan gibi görünen taksi şoförü gider, onun yerine taksiyi kullanmak için bir canavar gelir. Sen havaalanı dedin ya, bir anda adama da seni uçurmak gibi bir his gelir.


Taksiyi kullanan amca; havaalanı, uçak, muçak laflarını duyunca kafadan senin acelen olduğuna karar verir ve deliler gibi gitmeye başlar. Sen içinden "Acelem yok kardeşim, benim daha 3 saatim var" demeye başlarsın ve adam işi abartırsa, sonunda dışından da söylersin. “Sakin ol kardeşim benim acelem yok, daha çok vaktim var”. Yola çıkarsın, kendine göre de bir hesap yaparsın; hemen hemen 3 saat var, 45 dakika yol tutsa, giriş kartını aldın, güvenlikten geçtin filan, zaten yarım saat önce de yolcu almaya başlarlar vs. vs. vs. Bana da bir çay içecek, tarçınlı kek yiyecek vakit kalır.

Ammmmma gel gör ki sen kaşındın, sen “havaalanı” dedin. Taksiyi kullanan ve senin havaalanına gitmeden önce uçmaya başlaman gerektiğini düşünen amca, 11 dakikada götürür seni oraya, güvenlikte de bir Allah’ın kulu yoktur oradan da zırt diye geçersin, bakarsın daha uçağın kalkmasına iki saat kırk dokuz dakika var.  Bu, “havaalanı” deyince, deliren taksi şoförlerinin, çocukluğuna inmemiz şart.

Sabah sabah havaalanına giden taksi nereden mi çıktı ? Böyle bir tanesi, bir sabah, ben huzur içinde gişelere doğru giderken gelip …… girdi de oradan aklıma geldi. Arkada da bir bayan oturuyordu. Sabahın o saatinde nereye gidiyor olabilir ki o taksi?

İlk ihtimal, kadın Sabiha Gökçen Havaalanı'na gidiyor. Kadıncağız "havaalanı" dedi ve taksici amca delirdi. Allah bilir, uçağın kalkmasına daha 3 saat var.

İkinci ihtimal, kadın İçmeler Tren İstasyonu'ndan treni yakalayacak Bence bu az bir ihtimal, çünkü bu civarlarda, tren yok artık.
Üçüncü ihtimal de, kadın işe gidiyor, ama bu toprakların çocuğu, sabahın altısında son hız işe gitmez.

Dördüncü ihtimal, adam kadını kaçırıyor ama kadın hiç kaçırılıyor gibi oturmuyordu.
Beşinci ihtimal kadın geç kaldı, sabahın 5'inde bardan çıktı eve yetişmeye çalışıyor evdekiler gebertecek, ama o da az ihtimal. Pazartesi akşamı sabahın beşine kadar kim dışarıda kalır? (belki de kadın yay burcu).
Altıncı ihtimal, taksi driver ne kadar cool ve hızlı araba kullandığını göstererek kadını etkilemeye çalışıyor. Cool luğuna cool luk katsın diye de 39 derecelik bir açıyla oturuyor.

Yedinci ihtimal, Kutsi çalıyor ve taksi driver kendini Emerson Fittipaldi zannetmeye başladı.

Sebebi her ne olursa olsun, kimse taksiye binip “havaalanı” demesin.  Sen şöyle bir gidiver ben tarif edeceğim sana diye lafa girin, adam havaalanına gittiğinizi anlamasın. Anladığı anda iş işten geçmiş olur. "Yaaa, ne söylemedin havaalanına gittiğini?" derse de, “Ay ne bileyim sabah sabah düşünemedim” dersiniz.
Sağlıklı kalın, mutlu kalın …

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder